Kaç hayal gemisi geçti
Toz pembe hayat çöllerimizden
Asude ve kayıtsız
Ve daha yaşımız kaçtı
Saçları ağarırken umutlarımız
Kaç aşk rüzgarı esti sinemizde
Kaç kere fısıldadı
Esmer delikanlılar
Yeşil gözlü güzel kızların kulağına
Yüreğimiz mezar oldu
Kaç divane âşıka
Beklediğimiz şehzadeler neyi getirdi
Beyaz atlarının nal sesinden başka
Kaç sarayı sığdırdık ruhumuzun daracık odalarına
Sarayda kaç defa oturabildik
Haşmetli Süleyman’ın tahtına
Belkıs’ın hemen yanı başına
Kaç geceyi salladık
Siyah beşikler içinde
Uyusun da büyüsün gündüz olsun diye
Kaç kere başımız darda kaldı da
Sitemler etmedik gelmedi diye Hızır’a
Hangi tövbeyi ederken
Berrak bir ırmağa girer gibiydik
Kaç kere yıkandık unutmanın sularında
Daha hatırlarken yine kirliydik
Zümrütten gökyüzü tam dokuz kattı
İklimler yedi, çileler kırktı
Kitaplarsa dört
ve Tanrı tek
Biz kaçtık peki
Ya da kendini sayılara sığdıramayan kaçıncı ?
Kadriye YILMAZ
PAYLAŞ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder