Bu Blog'da,beğendiğim ve dostlarımdan gelen şiirler, denemeler,kısa öyküler,gazeller, şah beyitler, Atatürk ile ilgili yazı ve fotoğraflara ulaşabilirsiniz.
10 Kasım 2009 Salı
*ATATÜRKÇÜLÜK NEDİR?
Sayın Kurucum, Sayın Müdürlerim, Değerli Öğretmen Arkadaşlarım ve Büyük Atatürk’ün emanetçileri Sevgili Gençler;
Sizlere Atatürkçülük kavramından bahsetmeden önce Türk ulusunun karanlıklarını aydınlığa, umutsuzluklarını umuda, karamsarlıklarını güvene dönüştürerek Cumhuriyetimizi kuran; çağdaş ve özgür bir ülkede geleceğe güvenle, gururla bakmamızı sağlayan Ulu Önder Atatürk’ün manevi huzurunda saygıyla eğiliyor, “ruhu şad olsun” diyorum ve sözlerime şair Y.Doğan ERGENELİ’nin dizeleriyle başlamak istiyorum. Şair diyor ki:
Bir Bayraktır Mustafa Kemal;
Çekilmiş kalelere, rüzgârda dalgalanan.
Bozkırın bağrında yol alan kağnılara,
Işık tutan, güç veren, yol bulan...
İşte Sevgili Öğrenciler;
Atatürkçülük ışığımız, gücümüz, yolumuzdur.
Atatürkçülük sorumluluktur, görevden kaçmamaktır; geleceği şimdiden yakalamak; azimli, kararlı ve özverili olmaktır; atılımcı, ilerici, çağdaş olmaktır; yüz yıllar öncesini değil bin yıllar sonrasını hedef almaktır. Bu bağlamda Atatürkçülük; zirvesi daima yükseklerde olan bir tırmanışın, sonsuzluğun mücadele dolu öyküsüdür.
Atatürkçülük; Cumhuriyet döneminde Atatürk’ün önderliğinde, baş döndürücü bir hızla gerçekleştirilen yeniliklere sahip çıkmak, Atatürk ilkelerini içten benimsemek ve eksiksiz uygulamaktır. Böylece Atatürk’ün ülküsü olan tam bağımsızlığımızı ve toplumsal bütünlüğümüzü korumak; bilimi yani aklın egemenliğini etkin kılmak; halkın yaşam düzeyini yükseltmek; durmadan çalışarak az gelişmişlikten kurtulmak ve kalkınmak; Atatürk’ün düşlediği gerçek ve çağdaş demokratik yönetimi bütün kurumlarıyla gerçekleştirebilmektir.
Atatürkçülük; ayırıcı, bölücü, ırkçı değil; birleştirici, bütünleştirici; her türlü dini düşünceye ve inanca saygılı olmaktır. Çünkü Atatürkçülük özgürlükçüdür; özgürlüğün en kutsal bir hak olduğuna inanır. Bu nedenle baskıya, korkuya, sindirmeye ve bunları araç olarak kullanan zorba yönetimlere karşıdır.
Atatürkçülük; barışçıdır, her türlü saldırganlığa ve emperyalizme karşıdır. Çünkü temel ilkesi “Yurtta barış, dünyada barış”tır.
Atatürkçülük; ulusal kültürü yüceltmeyi ve dilde bağımsızlığı amaçlar. Bundan dolayıdır ki kültürde ve dilde ödünsüz millilikten yanadır.
Atatürkçülükte kadının da her yurttaş gibi yönetimde söz sahibi olması en temel haktır;Çünkü Atatürkçülük; uygarlığın gereği olarak kadın-erkek ayırımı yapmaz; aksine kadını ailenin temeli sayar.
Atatürkçülük; her türlü iç ve dış sömürüye karşıdır, ulusal kaynakların ulusal çıkarlar doğrultusunda kullanımını öngörür.; kayıtsız ve şartsız millet egemenliğinden yanadır, gücünü halktan almayan, halka dayanmayan yönetimleri benimsemez.
Atatürkçülük; ileriye, uygarlığa, her türlü yeniliğe açık; Türk ulusunu orta çağdan yeniçağlara yönelten ilerici bir akımdır; ezilen, sömürülen mazlum ulusların uyanmasını, bağımsızlıklarını kazanıp kalkınmalarını sağlayan ilk ulusal kurtuluş hareketidir.
Sonuç olarak Atatürkçülük; toplumsal yönden adaletçi, dengeci, birleştirici; ekonomik ve siyasal yönden bağımsızlıkçı, emperyalizme karşı, özgürlükçü, ulusçu ve devletçi; felsefi yönden akılcı, lâik, gericiliğe ve tutuculuğa kapalıdır.
Sevgili Gençler;
Çağdaş dünyada onurlu bir Türk vatandaşı olarak yaşamak için Atatürk ilkelerine, inkılâplarına, Türkiye Cumhuriyeti`ne sahip çıkmak ve bu değerleri sonsuza kadar korumak başlıca görevimizdir. Bu görevden kaçmanın tarafımızdan açıklanacak bir mazereti kesinlikle olamaz, olmamalıdır.
Hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
M. Zeki YOLLU
Özel Gündoğdu Koleji T.Dili v.Edb.Öğretmeni
10/Kasım/2009
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder