
''Mest-i hab-ı naz olup cem'it dil-i sad paremi
Ki anın her paresi bir nevk-i müganundadur''
Ki anın her paresi bir nevk-i müganundadur''
FUZULİ
Ey sevgili! Naz uykusunun sarhoşu olup da uyu.
Sen uyu ki benim yüz parça olup kirpiklerinin ucuna
takılı gönlümün parçaları bir araya gelsin
(Eski edebiyatımızda kirpik oktur.
Aşığın gönlüne saplandığı o andan itibaren aşk başlar.
Gönül parçaları kirpiklerin ucunda takılı olup sevgilinin gözü açık olduğunda
Gönül parçaları kirpiklerin ucunda takılı olup sevgilinin gözü açık olduğunda
kirpiklerin yani gönlünün ayrı olmasından dolayı acı çeker.
Bu acı sevgilinin gözünü kapatmasıyla uyumasıyla son bulur.)
Haz.İbrahim Cemal TORUN
Paylaş
Sevgili ancak bu kadar ince kıskanılabilir! Şair aşkın ateşi bir yandan, kıskançlığın ateşi bir yandan öyle acı çekiyor ki böyle nazenin ifadeyle sevgilisinden medet umuyor. Ayrıca biliyor ki o uyuyunca kendi için hayat da duracak. Ama heyhat!... Acı çekmeden yaşanmıyor hayat.
YanıtlaSilİBRAHİM CEMAL TORUN
Sevgiliye olan kıskançlığın büyüklüğü ve aşkın büyüklüğü anlatılmıştır bu dizelerde.Gönlünün parçaları sevgilinin kirpiklerinin ucunda gizlidir ve o uykuya daldığında o parçalar bir araya gelir ve aşık acı çekmemeye başlar. ancak açıldığı zaman ayrıldığı zaman aşık kıskançlığın getirdiği kaygıyla acı çeker..
YanıtlaSilSevgilinin kirpikleri aşığın kalbine saplanan birer oktur, sevgili gözlerini açınca aşığın kalbi de paramparça olur.Burada Fuzuli sevgilinin bakışlarına da bir gönderme yapmış olabilir. Necâti'nin beyitinde olduğu gibi onun bakışları aşığı perişan eder.
YanıtlaSilŞair sevgilisinin bakışlarından dolayı perişan olmuştur ki kirpikleri adeta kalbine bir ok gibi saplanmış gözlerini açtığında perişan olmaktadır.
YanıtlaSil